Kenarda Yaşam

Last Sipahi isimli şahsın deli ama bir o kadar da enteresan beyninden dökülenler. Paylaşmak güzeldir, özellikle ucunda ölüm varsa.

Başbakan bu sözü sarf ettiğinde muhalifleri neredeyse bayram edeceklerdi. Öylesine kalabalık bir ortamda kendisini tahrik edici bir söze böyle bir ulu orta sert cevap vermesi başbakan için büyük bir tavizdi.

Hatırlıyorum da 2002 seçimleri öncesinde televizyonda kendisine soru soranlara başkan nasıl da sabırlı cevaplar vermişti. Öyle ki artık 2 saat boyunca damarına basılan bir insandan çok zen ile aydınlanmış bir insan görüntüsü vardı. EE yıllar geçti, iktidar ve yaşadıkları sinirlerini yıpratmış olacak ki artık birden parlar bir insan görüntüsüne büründü başbakan. İşini bilenler de bu zaafını bildikleri için bundan ulu orta faydalanıyorlar.

Askerliğin yan gelip yatma geri olup olmamasını bir kenara bırakırsak başbakan bu sözü söylediğinde adeta insanlar yerde yere vurdular onu. Ne şehitlere saygısızlığı bıraktılar, ne orduya sevgisizliğini. İnsanlar resmen linç edeceklerdi bu söz yüzünden.

Gel gelelim askeri mahkemenin 2008 yılındaki Dağlıca Baskını sonucunda kaçırılan askerlerimiz için verdiği karara. Kararın tam metni internette var, buraya yazmayacağım fakat söylenenler başbakanın söyledikleri ile aynı şeyler. Özetle neden ölmediniz de teslim oldunuz dedi mahkeme, orada insanalr yararlı yaralı savaştı, ölenler oldu, siz neden teslim oldunuz? İnsani değerler ön plana çıkartılarak savaşılmaz dedi mahkeme.

Şimdi o günlerde başbakanı topa tutanlar bu kararı alkışladılar... Bazı şeyleri bir cümlede anlatmak insanlara zor geliyor sanırım. Acı gerçeği yavaş yavaş, önce çiğneyip, yumuşatıp söylemek lazım bazı insanlara sanırım. Muhakkak ki bir şeyler yanlış burada.



Şahsi kanatim : Asker denilen şahsın iki temel işlevi vardır. Ölmek ve öldürmek. Bundan kelli asker dediğimiz şahsın yaptıkları ve görevlerinin hiçbir insani değer ile açıklanması mümkün değildir. Bir general harita başında binlerce insanın öleceğini bile bile taaruz emrini verirken de aynı duygular içindedir. Aman askerimiz ölmesin, aman şehitler gelmesin mantığı ile devam edersek olacaklar : 1. Ordumuz savaşmayı unutacak, 2. dağı, ovayı eşkıya basacak, 3. Askerlik mantığı ortadan kalkacak.

Tabiki insan hayatı değerli, tabi ki insan ölmesin fakat burada bir ordu varsa ve bu orduda askerler varsa e birilerinin de ölecek, asker ölmek için var. 1 milyon kişilik bir orduda sadece eceliyle ölenler bile günde yüzleri buluyor. Özellikle bizimki gibi sadece 60.000 askeri özel bir kuvvet altında toplayan bir orduda (özel kuvvetler değil, özel bir kuvvet, nedir bu, tabiki ordu evlerinde hizmet eri) birilerinin ölmesi, şehit olması gayet doğal.

İnsan hayatı mukaddes sayılarak askerlik yapılamıyor malesef.

0 yorum:

Yorum Gönder